23 Mart 2008 Pazar

Festival Kuyrukları

27. senesini dolduran Uluslararası İstanbul Film Festivali’nin biletleri 22 Mart Cumartesi satışa çıktı ve bu olay yurdum insanının ne denli sinema düşkünü olduğunu gözler önüne serdi.

Sabah saatlerinde beğendiğim birkaç film için Biletix üzerinden bilet almaya niyetlendim. 2 öğrenci bileti seçip ödemeyi yapacağım ekrana geldim ki 14 TL tutan biletler için 3 TL Biletix’e 3 TL de kredi kartı komisyonu denilen abuk bir olguya para vermem gerektiğini görünce, “ Sizin online bilet satış anlayışınızın içine edeyim, gişeden alırım temiz temiz” diyerekten bilgisayar başından kalktım. Gün içinde Anadolu yakasına geçecektim ve Reks sinemasından biletleri alırım diye plan yaptım. Akşam üzeri, bloğunu okumanızı şiddetle tavsiye ettiğim Mekinci ile Reks’in önüne geldik ki uzunca bir kuyruk gördük. Aynı durumun Taksim’de de oluştuğunu gün içindeki telefon görüşmeleri aracılığıyla öğrenmiştik ve Kadıköy’ün de Taksim’den aşağı kalır bir yanı yoktu. Sabırla beklemeye koyulduk. Gişe 7’de kapanacaktı, vaktimizin de sınırlı olmasından dolayı 1,5 saate yakın bir süre sırada çene çalıp üşüdükten sonra en iyisi bu işi yarına bırakalım diyerek sıradan ayrıldık. Bilet kuyruğundaki gözlemlerden de epey malzeme çıkmadı değil. Bilet sırası kendilerine gelince “Madem o kadar bekledim, biraz da beni beklesinler” tavrındaki kararsız insanlar asabiyete eğilimli bir insanı çileden çıkarmak için bire bir.

Mekinci Pazar sabahı Reks’in önünden operasyonu tamamlayacaktı hesapta, ama yine yalan olmuş, sabah sabah insanlar yine uzunca bir kuyruk oluşturmuş. Neyse ki mutlu sona ulaşıldığının haberi akşam üzeri geldi. Topu topu 5 bilet istiyordum, 4’ü cepte, Paris’i ise fire vermişiz. Bir filmin adında Paris geçmeye görsün. Arkalarından sövsek de seviyor bizim gençler Fransız’ları :)

Hiç yorum yok: